Süleymaniye'de Bayram Sabahı
Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?
Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!
Adalardan mı? Tunus'dan mı, Cezayir'den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
O mübarek gemiler hangi seferden geliyor?
YAHYA KEMAL BEYATLI
BARBAROS HAYRETTİN
Şaha kalkmış bir deniz parçası bu heykel!
Alev alev tuncu, martı rengi mermeri...
Ufukta bir zafer kadırgası bu heykel;
Başında dalga dalga deniz güneşleri
Alev alev tuncu... martı rengi mermeri...
Perde perde yelkenler ardında yıllar...
Sana selamlar getirdim Midilli'den.
Sen miydin ey Barbaros'um, diyar diyar,
Bir akşam Antalya'dan köpükler saçıp giden...
Her şelaleden bir yelken açıp giden...
Çıplak omuzunda bir hançer yarası,
Gemiler nerde kaybetti İlyas'ı?
Rodos zindanlarında mı solmuş Oruç?
Nasıl yıkılmış bu tek kollu çelik burç?
Kim, bu sarışın ölü çınar dibinde...
Kimin bu gemiler hisar dibinde...
Gemiler nerde kaybetti İlyas'ı?
Kardeşlerin kara dalgalarda yası...
Barbaros kokusuyle sinmiş şövalyeler;
Barut dumanlarında Nis güzelleri.
Gül ve deniz kokuyor bütün kaleler...
Denizde ve gökte Barbaros zaferi,
Barut dumanlarında Nis güzelleri...
Gürleyince Tiber nehrinde gür ses,
Roma'da Mars'a yıldırım düştü...
O gün çanlar taş kesilmiş, ilahiler ölmüştü.
Küpeştelerde taze kan lekesi;
Barbaros'un Tiber nehrinde sesi...
Gemiler çarpışıyor borda bordaya,
Miğferli cesetler aşıyor dalgalar...
Dehşetle bakıp perişan donanmaya,
Top güllesiyle dövünüp ağlıyor Dorya...
Gemiler ateşlenmiş borda bordaya...
Leventler denizde ve sende hatıra,
Parlıyor elinde Yavuz'dan gelen kılıç
Turgut Reis mi saz çalan dalgalara...
Senin mi ufuklarda aksi incelen kılıç?
Sularda parıldayan, Yavuz'dan gelen kılıç?
Demirliyor bordası yıldız kuşamlı bir gemi;
Göründü üç tuğlu deniz vezirimiz...
Mehtapta ışık bayraklı bir gemi,
Çalgılar çalınıyor deniz deniz...
Göründü al kaftanlı şanlı vezirimiz!...
Her selam, bir top ağzında dalga dalga ateş!
Geçiyor: Esir kaptanlar, köleler, ganimetler.
Altın sürahilerde parça parça güneş...
İpekler, bakireler... türlü nimetler...
İpek sancaklara işlenmiş ayetler...
Bir gemi ince minarelerle İstanbul...
Gök bir mavi yelken donanma nurunda...
Bir deniz rüyası mavi harelerle İstanbul!
Yıldızlar akmaz mı bu şenlik uğrunda?
Kaptan-ı Derya padişah huzurunda!...
Çöllerde, Okyanuslarda ünün,
Bir levent olmak isterdim geminde...
Yıkılmış kale önlerinde sen yürüdün;
Koca Barbaros'um, yaşamak isterdim deminde,
Bir levent olmak isterdim geminde.
Selamlasın seni toplarla her geçişte...
Çekik gözlü, yıldız nakışlı zırhlılar...
Işıldaklarda mavi sayfalar işte!
Seni görsün altın bakışlı zırhlılar...
Çekik gözlü, yıldız nakışlı zırhlılar...
Bir kahraman eliyle açıldı heykelin;
Bir tunç olup yine göründün denizlere...
Sevin al kaftanlı Barbaros'um, sevin...
Metristepe'den gün doğdu bu mermere;
Bir tunç olup yine göründün denizlere...
ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI
Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?
Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!
Adalardan mı? Tunus'dan mı, Cezayir'den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
O mübarek gemiler hangi seferden geliyor?
YAHYA KEMAL BEYATLI
BARBAROS HAYRETTİN
Şaha kalkmış bir deniz parçası bu heykel!
Alev alev tuncu, martı rengi mermeri...
Ufukta bir zafer kadırgası bu heykel;
Başında dalga dalga deniz güneşleri
Alev alev tuncu... martı rengi mermeri...
Perde perde yelkenler ardında yıllar...
Sana selamlar getirdim Midilli'den.
Sen miydin ey Barbaros'um, diyar diyar,
Bir akşam Antalya'dan köpükler saçıp giden...
Her şelaleden bir yelken açıp giden...
Çıplak omuzunda bir hançer yarası,
Gemiler nerde kaybetti İlyas'ı?
Rodos zindanlarında mı solmuş Oruç?
Nasıl yıkılmış bu tek kollu çelik burç?
Kim, bu sarışın ölü çınar dibinde...
Kimin bu gemiler hisar dibinde...
Gemiler nerde kaybetti İlyas'ı?
Kardeşlerin kara dalgalarda yası...
Barbaros kokusuyle sinmiş şövalyeler;
Barut dumanlarında Nis güzelleri.
Gül ve deniz kokuyor bütün kaleler...
Denizde ve gökte Barbaros zaferi,
Barut dumanlarında Nis güzelleri...
Gürleyince Tiber nehrinde gür ses,
Roma'da Mars'a yıldırım düştü...
O gün çanlar taş kesilmiş, ilahiler ölmüştü.
Küpeştelerde taze kan lekesi;
Barbaros'un Tiber nehrinde sesi...
Gemiler çarpışıyor borda bordaya,
Miğferli cesetler aşıyor dalgalar...
Dehşetle bakıp perişan donanmaya,
Top güllesiyle dövünüp ağlıyor Dorya...
Gemiler ateşlenmiş borda bordaya...
Leventler denizde ve sende hatıra,
Parlıyor elinde Yavuz'dan gelen kılıç
Turgut Reis mi saz çalan dalgalara...
Senin mi ufuklarda aksi incelen kılıç?
Sularda parıldayan, Yavuz'dan gelen kılıç?
Demirliyor bordası yıldız kuşamlı bir gemi;
Göründü üç tuğlu deniz vezirimiz...
Mehtapta ışık bayraklı bir gemi,
Çalgılar çalınıyor deniz deniz...
Göründü al kaftanlı şanlı vezirimiz!...
Her selam, bir top ağzında dalga dalga ateş!
Geçiyor: Esir kaptanlar, köleler, ganimetler.
Altın sürahilerde parça parça güneş...
İpekler, bakireler... türlü nimetler...
İpek sancaklara işlenmiş ayetler...
Bir gemi ince minarelerle İstanbul...
Gök bir mavi yelken donanma nurunda...
Bir deniz rüyası mavi harelerle İstanbul!
Yıldızlar akmaz mı bu şenlik uğrunda?
Kaptan-ı Derya padişah huzurunda!...
Çöllerde, Okyanuslarda ünün,
Bir levent olmak isterdim geminde...
Yıkılmış kale önlerinde sen yürüdün;
Koca Barbaros'um, yaşamak isterdim deminde,
Bir levent olmak isterdim geminde.
Selamlasın seni toplarla her geçişte...
Çekik gözlü, yıldız nakışlı zırhlılar...
Işıldaklarda mavi sayfalar işte!
Seni görsün altın bakışlı zırhlılar...
Çekik gözlü, yıldız nakışlı zırhlılar...
Bir kahraman eliyle açıldı heykelin;
Bir tunç olup yine göründün denizlere...
Sevin al kaftanlı Barbaros'um, sevin...
Metristepe'den gün doğdu bu mermere;
Bir tunç olup yine göründün denizlere...
ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI
AYIN ŞAVKINDA
An kadar ömrü yok sonbaharın,
Okunur ayın şavkında.
Kitaplar yeni bir sayfa açın,
Güneşli günler yakında.
İlk ışıklar düştü sahile,
Düşman uyudu, su uyanıyor.
Yarasalarınki nafile,
Işığın ordusu uyanıyor.
Kulağıma top sesleri geliyor,
Bu hangi Barbaros, hangi sefer,
Avucunu açmış bekliyor,
"Sabır, savaş, zafer."
SÜLEYMAN PEKİN
Barbaroslarla, Türk’ün Afakı Büyür…
Yetmiş yılın hicreti, hasret odunu yaktı
Ufuklar yıldız yıldız kesret yüküyle aktı
Adalar kin göleti, insaf tanımaz halde;
Sabır kirişinde yay nusret okunu taktı…
Gün doğmuş adalara, gözler hilali görür
Dalga üstünde dağlar gibi gemiler yürür
Zamana aksediyor tarihin tecellisi;
Barbaroslarla, Türk’ün afakı büyür…
BEDRETTİN KELEŞTİMUR
DONANMA
Pirimiz Barbaros Hayreddin Paşa
Yılmadan savaşan leventleriz biz
Ey mübarek din ebediyen yaşa
Senin için canlar verenleriz biz
İstanbul'dan besmeleyle çıkarız
Deniz bize bir selamet yol olur
Düşmanlara gülle kurşun sıkarız
Dönüşte ganimetimiz bol olur
Ufuklarda dolaşır donanmamız
Ehli küffar bizi görünce kaçar
Allah içindir kana bulanmamız
Askerimiz düşmana ateş saçar
Pupa yelken azmedip saldırırız
Savaşırken korku nedir bilmeyiz
Kafirleri ortadan kaldırırız
Allah'tan başkasına eğilmeyiz
LEVENT ONGUN
An kadar ömrü yok sonbaharın,
Okunur ayın şavkında.
Kitaplar yeni bir sayfa açın,
Güneşli günler yakında.
İlk ışıklar düştü sahile,
Düşman uyudu, su uyanıyor.
Yarasalarınki nafile,
Işığın ordusu uyanıyor.
Kulağıma top sesleri geliyor,
Bu hangi Barbaros, hangi sefer,
Avucunu açmış bekliyor,
"Sabır, savaş, zafer."
SÜLEYMAN PEKİN
Barbaroslarla, Türk’ün Afakı Büyür…
Yetmiş yılın hicreti, hasret odunu yaktı
Ufuklar yıldız yıldız kesret yüküyle aktı
Adalar kin göleti, insaf tanımaz halde;
Sabır kirişinde yay nusret okunu taktı…
Gün doğmuş adalara, gözler hilali görür
Dalga üstünde dağlar gibi gemiler yürür
Zamana aksediyor tarihin tecellisi;
Barbaroslarla, Türk’ün afakı büyür…
BEDRETTİN KELEŞTİMUR
DONANMA
Pirimiz Barbaros Hayreddin Paşa
Yılmadan savaşan leventleriz biz
Ey mübarek din ebediyen yaşa
Senin için canlar verenleriz biz
İstanbul'dan besmeleyle çıkarız
Deniz bize bir selamet yol olur
Düşmanlara gülle kurşun sıkarız
Dönüşte ganimetimiz bol olur
Ufuklarda dolaşır donanmamız
Ehli küffar bizi görünce kaçar
Allah içindir kana bulanmamız
Askerimiz düşmana ateş saçar
Pupa yelken azmedip saldırırız
Savaşırken korku nedir bilmeyiz
Kafirleri ortadan kaldırırız
Allah'tan başkasına eğilmeyiz
LEVENT ONGUN
Post A Comment:
0 comments: