Articles by "Bulgaristan'daki Osmanlı Evrakı"
Bulgaristan'daki Osmanlı Evrakı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster



1931

1931 yılında, asla affedilmesi ve unutulması mümkün olmayan bir gaflet neticesi, bilebildiğimiz kadarı ile dünya arşivcilik tarihinde bu konuda tek örnek olarak, çoğu maliyeye ait Osmanlı dönemi arşiv malzemesi, millî hâfızamızın bir bölümü, sorumsuz, millî kültür ve şuurdan habersiz bir-iki kişinin gayretiyle Bulgaristan’a hurda kâğıt olarak satılmıştır.

İstanbul Defterdarlığı Maliye Arşivi’nde bulunan askerî, malî, ticarî, siyasî, hukukî, edebî, sanayi, denizcilik ve bilim tarihimize ait evrakın bir kısmı, 1931 yılının Mayıs ayında yetkili, konuyu bilen ve belgelerin değerini takdir edebilecek hiçbir şahıs veya müesseseye danışılmadan kesekâğıdı yapılmak için ayrılan kâğıtlar ile birlikte, okkası üç kuruş on paraya Bulgaristan’a satılmıştır. Satılan belgelerin miktarı 30 ile 50 ton arasındadır. Çoğunluğu maliyeye ait olan evrak, özellikle Tanzimat’tan sonra, muhtelif dairelerden gelen vesikaların da burada toplanması ile çeşitlenmiş ve çoğalmıştır. Sultanahmet’teki Bizans döneminden kalma hapishanede bulunan evrak, Maliye Bakanlığı’nın emri ile Defterdarlık’ta konu ile uzaktan yakından alâkası olmayan iki tapu memurunun üstünkörü incelemeleri sonucunda, “Günün maliye işleri ile ilgili olmayıp bir değer taşımadıklarına, hükümlerinin geçmiş olduğuna” karar verilerek ve bir kısmının da “boş kâğıt parçaları” olduğu iddia edilerek, kâğıt fabrikalarında hamur haline getirilmek maksadıyla Bulgaristan’a gönderilmek üzere, Sirkeci’den döke saça vagonlara doldurulmuş ve yerine ulaştırılmıştır. Kamyonlara yüklenirken dökülen evraktan bir bölümü daha sonra çevredeki çocuklardan toplanmış, sağa sola dağılan bâzı vesikalar ise çöpçüler tarafından süpürülerek Kumkapı sahillerine atılmıştır. Bir milletin kendi kültürünü, tarihini ve mirasını satmak anlamındaki bu facia, olaydan tesadüfen haberdar olabilen İsmail Hakkı Konyalı ve Muallim Cevdet gibi tarihe, kültüre vâkıf, inançlı insanların gayretleri ile kısmen önlenmiş; Fuat Köprülü, Ahmed Refik gibi tarihçiler konunun önemine dikkat çekmişler ve nihayet evrakın bir bölümü satıldıktan sonra hükûmet harekete geçmiştir.

21 Nisan 1994
İsmet BİNARK
Devlet Arşivleri Genel Müdürü

Buradan indirin..